Beden Terbiyesi: Erken Dönem Türk Spor Politikalarının Sosyo-Politik Temelleri
Yükleniyor...
Tarih
10.10.2018
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Spor Yayınevi
Erişim Hakkı
info:eu-repo/semantics/openAccess
Özet
Cumhuriyetin ilk yıllarında çocukların ve gençlerin eğitimine
büyük bir önem verilmiş ve Türk milli eğitim sistemi, milliyetçi ve
devletçi bir temel üzerinde yapılandırılmaya çalışılmıştır. Ancak
ilerleyen yıllarla birlikte, Dünyadaki ekonomik ve politik gelişmelere
paralel olarak eğitim sistemi daha belirgin bir biçimde
devletçi bir nitelik kazanmış, eğitimle ilgili tüm alanlar devletin
doğrudan denetimi altına alınarak, kurucu ilkelere bağlı vatandaşlar
yetiştirilmesi temel bir öncelik olarak benimsenmiştir.
Özellikle 1930’lu yıllar eğitimle ilgili önlemlerin her yönüyle
daha belirgin hale geldiği ve bu alanın kesin bir biçimde devletin
denetimi altına alındığı bir dönem olmuştur. Bu denetim
hem hazırlanan parti programlarında hem de yasal düzenlemelerde
kendini bariz bir biçimde göstermiş, bütün bu düzenlemelerde
ulus-devlet nosyonu kuvvetli bir biçimde vurgulanmaya
başlanmıştır. Bu düzenlemelerin en önemlilerinden bir
tanesi de müfredatta yapılan düzenlemelerdir. 1930’lu yıllarda,
coğrafya, tarih, vatandaşlık, yurt bilgisi gibi dersler ileri derecede
ideolojik bir içerikle kurgulanarak, toplumun ulus-devlet
etrafında bütünleşmesi sağlanmaya çalışılmıştır.
İmparatorluğun çöküşünü takip eden süreçte ulus-devlet
nosyonu üzerinde yükseltilmek istenen yeni Cumhuriyetin yöneticilerinin
olağanüstü şartlar altında görev yaptıkları hatırda
tutulduğunda, eğitimin tüm unsurlarını pragmatik bir yaklaşımla
ele almaları daha anlaşılabilir hale gelmektedir. Bu pragmatizm
de doğal olarak Cumhuriyetin kuruluş ilkeleri ekseninde
oluşturulan resmi ideolojiye (Kemalizm) hizmet etmiştir.
Bütün toplumsal alanları kontrol altında tutmaya çalışan
Cumhuriyet yönetimi, toplumsal hâkimiyetinin artmasına paralel
olarak beden eğitimi ve sporu da denetimi altında tutmaya
çalışmıştır. Başlangıçta daha liberal temellerde yapılanan
sportif teşkilatlar, zamanla devlet denetimi altına sokulmuş
ve özellikle spor kulüpleri sıkı bir takip altına alınmıştır. Devlet
denetiminde yapılan yaygın kamp uygulamaları dönemin ruhuna
uygun olarak çocuk ve gençlerin bedensel gelişimlerini sağlamalarına hizmet ettiği kadar, onların kurucu ilkelere bağlı
bireyler olmasını da sağlamayı esas almıştır. Bu gelişmeleri beden
eğitimi ve spor politikalarının zamanla daha çok otoriterleşmesi
olarak yorumlamak yerine, resmi ideolojinin bütün toplumsal
alanlara hâkimiyetinin bir sonucu olarak okumak daha
doğru olacaktır.
Günümüzdeki spor politikalarını ve bu politikalara yönelik
eleştirileri daha sağlıklı değerlendirebilmek açısından ilk dönem
politikalarını doğru anlamak ve yorumlamak son derece
önemlidir. Beden eğitimi ve spor alanında kuruluş döneminde
oluşturulan birçok yapının günümüze kadar uzandığı dikkate
alındığında, bu dönemi nesnel bir yaklaşımla değerlendirme
girişimleri daha çok değer kazanmaktadır.
Yakın tarihe dair gerçekliklikleri ideolojik tarafgirlik parantezinin
dışında durmayı başararak değerlendirmek, yeni üretilecek
politikaların da sağlıklı temellere dayandırılabilmesi açısından
son derece önemlidir.
Bu vesileyle, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesinde
doktora öğrencisi olarak bulunduğum 2006-2007 eğitim-
öğretim yılında şahsıma yakın ilgi göstererek sporun siyasal
izdüşümüne dair güçlü bir merak duymamı sağlayan merhum
Prof. Dr. Kurthan Fişek hocayı rahmet ve minnetle yâd ediyorum.
Ayrıca, Gazi Üniversitesinde 2011 yılında tamamladığım
“Siyasal Toplumsallaşma Aracı Olarak Beden Eğitimi ve Spor;
İşçi Sporları ve Türkiye’deki Etkileri (1923-1938)” başlıklı doktora
tez çalışmam için yapmış olduğum araştırmanın bir parçası
niteliğindeki bu eserin oluşmasında yapıcı eleştireleri ve teşviği
sebebiyle Prof. Dr. Hayati Beşirli’ye ve tez danışmanım Prof. Dr.
Mehmet Güçlü’ye şükranlarımı arz ediyorum.
Açıklama
Anahtar Kelimeler
Kaynak
Beden Terbiyesi: Erken Dönem Türk Spor Politikalarının Sosyo-Politik Temelleri